Rabbimiz yarattığı kulundan her hangi bir şey istenmeden önce Peygamberi vasıtasıyla bilgilendiriyor. Tabir caizse Rabbimiz vermeden hiç bir şey istemiyor. Aile, Akıl, Zaman, Fırsat, Mal, Para, Altın, Gümüş, Sıhhat, Rızık adına her ne verdiyse bu değerler bir emanettir. Emanete ne şekilde sahip çıkılıp uyulacağını yine Rabbimiz bizlere belletmiştir. Nasıl kazanıp, kazancımızı nerede harcayacağımızı, kendimizi emânetin sahibine sormak zorunda olduğumuzun bilinciyle yaşamamız gerektiğini öğütleyen yine emanetin sahibidir. Ailemiz bizlere bir emanttir, çocuğumuza vereceğimiz isimden, eğitime varıncaya kadar emânetin sahibine uymak zorundayız. Zamana yerli yerinde kıymet verip, bizlere emânet olarak verilen aza’larımızı; göz, kulak, el, ayak, düşünce melekesi, anlama, idrâk etme kapasitesi, kâlp…Rabbimizin emri doğrultusunda yerinde kullanılmalıdır her bir uzvumuzu emânetin sahibinin razı olduğu yerde kullanıp emânetin sahibine teslim etmek boynumuzun borcudur…
Rabbimiz, Cebrail aracılığla, Peygamber efendimize (sav) inzal buyurduğu Kur’anı kerimde ayet ayet bizleri bilgiye, ilme, malumata sağlam düşünme tekniklerine doyurmuş, Mü’minlerin dünya’ya ve insanlara bakış açılarına ışık tutmuş İslam şeriatı gelmeden önce cahiliyenin toplumda var olan her türlü anlayışı; fakirlik, yetimlik problemine bakış açımızı, kadına, kadınlara zulmedişlere, kadınları mîrastan mahrum edien zihniyete, temizlik ve pislik kavramına, pis olanları temiz olanlara tercih sebeplerine, fâizi ve tüm haram yollardan, bâtıl yollardan kazanmayı helâl kabul eden şuursuzluklara, emânet mefhumunu kaldırıp hoyratça hayat yaşama alışkanlığına, aile bağlarını koparıp, akrabalık ilişkilerini bozup birbirlerine zulmeden davranış biçimlerine… aklımıza hayalimize gelen gelmeyen her mevzuu gündeme getirilmiş, Müslümanların nasıl hayat sürecekleri nizam ve intizam içinde tek tek anlatılmıştır. Cahiliye toplumu gibi olmamız önlenmiş, kafirler gibi yaşatı sürmemiz engellenip, İlahi nizam emanetin sahibi ve dolayısıyla Rasulü tarafından öğütlenmiştir…
Toplumdaki sosyal dengeyi ve huzuru sağlayan İlahi nizamdır. İslami bakış açısını rabbimiz açıkça ayetleriyle beyân etmiş, duyurmuş, insan unsurunu ilgilendiren her ne varsa bütün muamelat türleri için Peygamber efendimiz (sav) örnek ve önderlik ederek yol göstermiştir. Erkek ve kadınların kulluk noktasında eşit olduğunu bildiren Rabbimiz, anlaşmazlıklarda nasıl tavır sergileneceğini de tarif buyurmuş yaratılan hiç bir canlıyı çaresiz ve başıboş bırakmamıştır. Yeryüzünde denge unsuru olarak çıkarılan, tüm insanlığın kendisini örnek alacağı, tüm insanlık problemlerinin kendisine havale edileceği, insanlığın kendisine bakarak sapma noktalarını anlayabileceği, gelmiş geçmiş ümmetlerin en hayırlısı olan İslâm ümmetinin, yeryüzünün mukaddes emânetini yüklenebilmesi için, mükellefiyet, sorumluluk bilincinin neler olduğunu? Bu ümmeti bekleyen tehlikelerin neler olduğunu en güzel bir tarz’da ortaya koyarak ümmeti geleceğe hazırlayan bu emanetin sahibi İslam toplumunu arındırmayı esas almıştır. İslami toplum yapısını inşa etmeyi, İslâm cemaatının temellerini en özel ve güzel biçimde oluşturmayı hedefleyen mucizevi sureler hepimizi kucaklamaktadır,..
Hangi açıdan bakarsak bakalım, her ayet’in mucize olduğu gerçeği gözümüz önüne seriliyor. Rabbimiz hak olarak indirilen Kur’anı kerimi kıyamete kadar hükmedilsin diye nazil buyurmuştur. *Sakın hainler tarafında olma.* hitabıyla da her an sapma eğilimi olabilen insanı uyarmıştır. İnsanlar arasında hükmedilmesi için gönderilmiş olan ayetler adalet yanlısı olan el’lerde adalet gerçekleşir. Adil olan Rabbimizin gösterdiği doğrultuda adalet yerini bulur. Yoksa adaletin ne olduğunu belirlemek insanlara bırakılırsa, insan sayısınca adalet olur ki; işte karmaşa, kaos o zaman kendini gösterir. Allahu teâla, peygamber efendimize (sav) dahi gösterildiği doğrultuda hüküm vermesini emir buyurmaktadır. İnsan aklıyla yazılan kanunlar, insan aklı gibi noksandır. Akıl akıldan üstündür. Eksik akıllı birilerinin koyduğu kanunla daha akıllı birini yönetmeye çalışmak doğru değildir.Terazinin kilosunda eksiklik olursa o teraziyle en dürüst insan satış yapsa haksızlık yapar. Onun için önce adalet terasizi eksiksiz tartmalıdır. Velhasılı kelâm emanetin sahibinin her buyruğu teslimiyette özellik ve güzelliğimizdir…
Sermedkadir…