Kategorie: Tervihalar

EMANETÇİ  ELEMAN…

Geldiği yeri bir türlü dolduramayan, hep bir başkalarının gölgesinde kalmaya and içmiş, devamlı arkasını gözetleyen, ezikliği hep seksen yıl geriye gitmesinden mütevellit, umudu hâla iki kişinin boynuna yüklemekten başka aklınına üçüncü bir şahsın gelmemesinde saklı, kendi varlığını seksen sene öncesinin seçim’siz, sandıksız, rey vermeden hazıra konanların sığıntılığına adadığından vizyon nedir bilmiyen, zat’ının işe yaramadığının bilinciyle […]

BAĞİY, İSYAN, TUĞYAN…

İslami ıstılahta; kötülükte önder olmak, isyan bayrağını çekip ortalarda sokak serseriliği yapmak, Şer fiillerini işlemekte ileri gitmek, İslam şeriatına aykırı olarak haddi aşmak, Hukuku hiçe sayarak hak’tan ayrılmak, elindeki gücü kullanarak kendinden zayıf olanlara zulmetmek, taraftar toplayıp onlarla beraber aşırı âmelleri işlemek, mevcut İslam nizamına karşı gelip başkalarına haksız, hukuksuz saldırı düzenlemek, batıl yollara sapıp […]

İLAHİ LÜTUF, HİMÂYE…

Mü’min her an Rabbinin lütfu ve himâyesi altında olduğuna inanıp, başına her ne gelirse gelsin ilahi bir nimet olarak kabul eder. Değişmez hayat mektebimizden öğrendiğimize göre; mü’min her işinde ve âmelinde Allah yolunda cihad niyyetiyle hareket ederken, din düşmanları da tağut yolunda mücadelesini sürdürürler. Arada bir fark vardır mutlaka. İnanan insanlar inançları uğrunda verdikleri mücadelenin […]

BİRİLERİ NE DER ???

Ülke genelinde yüzde 90. müslüman olduğu söylenen halkın muhafazakâr, tutucu, seküler, ya da başka isimlerle anılmaması lâzım. İnsanlar İslam şeriatına karşı, ama müslüman kimliği ile tanınmak istiyor çok çelişkili ve anlaşılmaz bir fikri kaos yaşadığımız bir gerçek. Mahalle baskısı kavramı sanki karabasan gibi toplumu ürkütür hâle gelmiş. Sözde dindar, dışardan ısmarlama ülkeye sokulan muhafazakâr kavramı […]

DİN GÜZEL ÂHLAKTIR…

Şuurla, bilinçle tefekkür ederek düşünecek olursak; Bir inanç ve düşünce sistemi olan âhlak, canlılardan sadece insana mahsus olan özellik ve güzelliktir diyebiliriz.İnsanlar birlikte yaşamasalardı, âhlaktan bahsetmek belki de söz konusu olamazdı. Olaya başka açı’dan bakacak olursak bu düşünce tersinden de doğrudur, yani âhlak olmasaydı, toplumsal hayat zaafa uğrardı. O hâlde âhlak, daha doğrusu güzel, iyi […]

TÜRKİYE’DE DEMOGRAFİK YAPI…

Eskiden her şey ne güzeldi muhabbetleri gündeme geldiğinde içimden içten içe bir ahh çekmek gelir desem yanlış olmaz. Benim gibi yaşı yetmiş civarında olanlar bilir eğer alzhaymır denilen unutkanlık hastalığı olan bunaklık dönemine girmemiş iseler hatırlayacaklar ümidindeyim. Eskiden her şey pek te güzel değildi. Güzel olan gençliğimiz, dinçliğimiz, sağlık, sıhhat içinde olmamız hayata çok büyük […]

HAZIMSIZLIK KÂLBE ZARAR…

Öncelikle belirtmeliyim ki; TEKNOSA adı altında şu ana kadar yapılan ve yapılacak olan teknolojik gelişmeler alışık olmadığımız bir şekilde başdöndürücü bir hızla hayatımıza girdi.Toplumun istemezük dillendirmesini yapan kesimi tarafından hoş karşılanmasa da bu hazımsızlık örnekleri devam edeceğe benzer. Daha dün, İspanya’da Türkiye’nin yapıp ihrac ettiği, 45. HÜRJET haberini okuyunca sevindim, mutlu oldum. İnşaallah daha önce […]

NUR  DEMETİ…

İslâm adına, teslimiyet adına, din adına, kulluk adına, müslümanlık adına takva ve teslimiyet adına her ne varsa bizim için bir buket yapılmış, nur demeti hâlinde insanlığa Rabbimiz tarafından peygamberi aracılığıyla ulaşrtırılmıştır. Bu nur demetleri yanlışa, kusura, günaha ve hataya düşmememiz için, haram diye bilinen fahşa fiilleri işlemememiz için, isyan bayrağını çekip sapık kavimler gibi olmamamız […]

EHLİ SÜNNET YOL’UMDUR…

Ehli sünnet anlayışı, Allahu teâlanın emir ve yasaklarını esas alıp, Peygamner efendimizin (sav) öğüt, nasihatları doğrultusunda söz, fiil ve onayına bağlı kalma isteğidir. İhlas ile İslam şeriatını hayata hâkim kılma çaba ve ğayretiyle yaşayan müslümanın birbirine edecegi nasihatın azami derecede kabul göreceğine inananlardanız. Tevhid ve vahdet yolunda, bireysel değil, Cemaat yaşantısının lüzumuna, gereğine ve şart […]

BÜTÜN’ÜN BAZI PARÇALARI…

İslam şeriatının bağımlısı olan mü’min zamanı kendisine uyduran inancın müntesibidir. Müslüman her zaman ve mekân’da İslamı yaşama ğayretini güden karakterin temsilcisidir. Edebi, âhlaki yapısı, itikadı, inancı, yaşayışı bir bütünlük arzeder mahiyettedir. İnanan insanların İtikad bütünlügünde mesela: kardeşlik duyğularına önem verme, sevgi ile bütün insanlara yaklaşma, yardımlaşma bilincini her zaman ayakta tutma, bütün canlılara sahip çıkma […]