Benim kâlbim temiz sözünü genelde çok duymuşluğumuz vardır. Elimizde her hangi bir temizliği ölçen cihaz bulunmadığı müddetçe tabii ki kâlbim temiz diyen birisine aksini söyleyemeyiz. Biz İslam şeriatı bağımlısı olarak kâlp temizliği sözünden İhlas hâlini anlıyoruz. İhlas: Bir şeyi saf temiz ve arıtılmış hâle getirme ameliyesidir. Kâlbi saf hâle getirme beyânından anladığımız; çıkar, menfaat, şöhret amacı güdülmeyen, içten, riya’sız, samimi sevgi ve bağlılığı anlıyoruz. Yapılan ibadet ve işlerde gösterişe yer vermeme, ibadet ve taat’da riya’dan uzaklaşma hâli ve kâlbi huzur ve huşu’una keder veren ne varsa kâlbi uzak tutma hâlidir ihlas. Sırf Allah rızasını düşünmek, ona göre hareket etmek ve sadece Allah için ibadet etmeyi beraberinde getirir. İhlâs; bir kalp hareketi ve ruhumuza has bir davranıştır. Kâlp temizliğinin ve sağlamlığının bir delilidir ihlas, Yalnız Allah’ın rızasını arayan bir niyettir. Mü’minin bütün varlığı, benliği ile Allah’a kulluk etmesi, kulluğun da ondan başkasını düşünmemesi hâlidir ihlas. başka hâller bizlerin bilgisi dışındadır…
Sâlim bir akıl, sağlam bir itikad, sadece Allahu teâlını rızası doğrultusunda hareket eden mü’min, sine’sini, gönlünü, bütün duyu organlarını sadece ve yalnız Allahın emir ve nehiyleri doğrultusunda uyarlayan, fikir, görüş ve tahayyülüne farklı ilahlar sığdırmayan kâlp mutlaka tertemiz olacaktır. İhlâs bir kalp hareketi ve ruhumuzla ilgili bir güzelliğin dışa yansımasıdır. Kalbî davranışların mâkbul oluşu, niyet ve irademizin sağlamlığına bağlıdır. İhlâs, kâlp sağlamlığının bir delilidir. Böyle olunca her işe başlandığı zaman niyette ihlas, yani her türlü dünyevî karşılık beklemekten uzak olmak gerekmektedir. Cenâbı Hakkın rızası ihlâs ile kazanılır inancındayız. Yoksa ihlâs kişinin başarı ve becerileriyle elde edilen metâ değildir. Bazen ihlas ile söylenmiş bir tek kelime ile kişi kurtuluşa erer ve Allahu teâlanın rızasını elde edilebilir. Bazan bir tek mü’minin irşadı, bin kişinin irşadı kadar Allah rızasına sebep olabilir. Allahu teâla bizleri sahte, olumsuz, el gördülük hareket sahibinden, hayatı yanlışlarla dolu sapkınların fitne, fesadından muhafaza eylesin…
İhlâs, fenalığı ve kötülüğü gideren bir fazilettir, iyiliktir, güzelliktir. İhlâs hâli inanan insanların en belirgin özelligidir. Müminler bütün söz ve fiillerinde Allahu teâlanın rızasını gözetmek zorundadırlar. Eğer insanların hoşlarına gitmek niyetiyle âmelde bulunurlarsa, insanlar kendi kendilerini zarar verirler. Nitekim Uhud savaşında Mü’minlerin içinde en ön saf’ta savaşanlarından birisi de, Kuzman idi. Kuzman, Medine’deki hurmalıklarını korumak niyetiyle savaştığı için, Cehennemlik olduğu bildirilmiştir. İbni mace’nin bizlere ulaştırdığı bir hadis mealen şöyledir:**Üç hususta müslümanın kalbi hıyanet edemez: Allah için ihlâs ile amel yapmak, İslâm devletinin yöneticilerine samimiyetle öğüt vermek ve İslâm cemaatı ile birlikte olmak…**Her nerede olursak olalım, doğruyu, hakkı, hakikati, gerçeği ifade etmekle yükümlüyüz. Cenabı hak bizleri mutlak dogrulara hakkıyla inanan ve inandıklarını samimiyetle, ihlasla hayatına tatbik edenlerle bir ve beraber eylesin…
Kardeşlerim, riyâkârlık ne kadar kötü, şedit, müslümana hiç uymayan, iblis âmelinden bir âmelse; İhlas hâlide tertemiz bir kâlbin göstergesi olarak mü’minin davranış tarzı olmalıdır. İhlas, şeytanın kişiye süslemeye çalıştığı fenâlıklara ve insanları azdırma gayretine engel olan içten, samimi ve saglam duruşlu bir harekettir, islami bir tutumdur. İnsanlık için ihlâsın gereği her zaman emredilen bir güzellik oluşuyla da anlaşılmaktadır zaten. Bizler her konuda ihlasla hareket etmeye gayret gösterecegiz bunun yanında; giyim kuşam, hâl ve hareketlerimize, oturup kalkmamıza, âdabı muaşeret ilkelerine, söz ve sohbetimize, yeme içmede sünneti seniyeye itaata gayret sarfedecegiz. Riyâ illetinden kurtulmanın tek çaresi ihlas ile hareket etmektir. Hani büyüklerimiz derler ya; benim içim ile dışım bir, aynı diye…İçimiz ve dışımız aynı olmadığı müddetçe ihlas hâline ulaşmamız muhâlldir. Kâlbimiz temiz sözünün eri olmak istiyorsak riyâ, yalan, dolan, hile, dolambaçlı yolları değil sıratı müstâkimi seçmek tek kurtuluş vesilemizdir…
Sermedkadir…