BAĞİY, İSYAN, TUĞYAN…

İslami ıstılahta; kötülükte önder olmak, isyan bayrağını çekip ortalarda sokak serseriliği yapmak, Şer fiillerini işlemekte ileri gitmek, İslam şeriatına aykırı olarak haddi aşmak, Hukuku hiçe sayarak hak’tan ayrılmak, elindeki gücü kullanarak kendinden zayıf olanlara zulmetmek, taraftar toplayıp onlarla beraber aşırı âmelleri işlemek, mevcut İslam nizamına karşı gelip başkalarına haksız, hukuksuz saldırı düzenlemek, batıl yollara sapıp toplum düzeninde kaos çıkarmak, kendinden başkasının haklarını gasp edip tecavüze yeltenmek, kendi hakkına razı olmayarak dolambaçlı yollar deneyerek ahlaksızlığa meydan verici fiillerde bulunmak bağiy, isyânkâr karakterli insanların yapmış olduğu olumsuz tavırları olarak ortaya çıkar. Bağiy ile harami, eşkıya, isyan eden, terörist arasunda bir fark yoktur…Nahl suresi, ayet. 90. mealen şöyle:***Muhakkak ki Allah, adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder, çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor…***

İnsanı yaratan Rabbimiz, onun yeryüzünde güzel bir şekilde yaşayabilmesi ve kulluk imtihanını kazanabilmesi için bir takım ölçüler göndermiş, yasa, kaide, kural’lar belirli sınırlar koymuştur. Konulan bu sınırlar hem insanın Allah’a karşı isyan etmesine engeldir, hem de insanların veya diğer varlıkların haklarını korumayı sağlamaktadır. Allah’ın koyduğu bu sınırları aşanlar bağilik, isyânkarlık yapmış olurlar. Onlar kendi haklarına razı olmaz, daha fazlasını isterler. Nefislerinin aşırı bir şekilde istediği şeyleri elde etmeye uğraşırlar. Bunun yaparken de başkasının aleyhine sınırı aşarlar. Bağiylik, isyânkârlık bir başka deyişle, başkasının aleyhine olmak üzere sınırı aşma çabası fahşa olan fiiller cümlesindendir. Fahşa ise sınırı aşmak olarak açıklanabilir. Sınırı aşma fiilinin içerisine kıskanlık, güçsüzleri ezme, kibirlilik, haksız saldırı, sömürme, hor’lama, zulüm ve bozgunculuk gibi kötü fiilerin hepsi de girmektedir. Böyle bir sapık harekete karşı İslam şeriatı önlemini almış, bu insanlara karşı nasıl davranılacağı anlaşılır bir şekilde beyân edilmiştir…

Bir fıkıh terimi olarak bağiy; Bir İslâm ülkesini hak ve adaletle yöneten yöneticisine karşı, kendince bir sebebe dayanarak isyan eden, itaatten dışarı çıkan silahlı kişi veya gurupların karşı çıkışlarına denir. Bu şekilde İslâm şeriatına karşı çıkanlara bağíy veya asi denilir. Bağí’ler, silahlı isyancı oldukları için onlarla savaşmak mücadele etmek esastır. Başkaldırının meşru bir İslâmí yönetimine karşı olması, bu isyanda silah kullanılması, kendilerine göre İslami yönetimin görevini yapmadığını sanmaları gibi. Bu gibi yanlış tevillerle, yorumlarla isyan edenlerle, isyan bastırılıncaya kadar mücadele edilir. Tevbe edip isyandan vazgeçme fırsatı verilir, isyanın barışçı yollarla sona ermesine çalışılır. Lâkin, hiç bir fenâlığın, kötülüğün, şer olan fiillerin cevabı karşılıksız kalmaz.İslam şeriatı bu minvalde olan kişlere, kendisine hücum, bir saldırı vaki olacak olursa mutlaka misliyle karşılık verilecektir…Hiç bir zulüm, saldırı, tecavüz karşılıksız kalmamalıdır. Haklının hakkını alma mücadelesinde yardımcısı cenabı hak olacaktır…

Kardeşlerim, isyan, tuğyan ve bağiliği göze alan insanlar dilimizde harami, eşkıya, terörist olarak anılır. Bağiler kibirli insanlardır. Kur’anı kerimde Nemrut, Firavun, Karun gibi insanlar bu tayfanın örneğidir. Bu tıynette olanlar, kendi haklarına razı olmazlar, insan olarak bulundukları seviyeyi yeterli görmezler. Kimileri insanlar üzerinde haksız yere baskı kurmaya çalışırlar, kimileri insanların haklarını ellerinden almaya yeltenirler. Kimileri de insan olduğunu unutur, İlahlık, tanrılık iddiasında bulunur bu düşüncesini  kendi yandaşları aracılığıyla duyururlar. Biz İslam şeriatı bağlıları bu tür isyancılara bağiy Ahhlaklı şahıslar diyeoruz. Baği ahlâkı, aslında inkâr edenlerin bir başka özelliğidir. İnkâr edenler, kendi hevalarına uydukları, için Allahın indirdiği ölçüleri tanımazlar. Bir kısmı da elindeki servetle büyüklük taslar, başkalarına hükmetmeye kalkışır. Eline geçirdiği maddi gücün devamlı olduğunu zannederler. Hesaptan korkmaz, kimsenin kendine güç yetiremeyeceğini hayal ederler. Bunun için de hem Allah’a karşı sınırı aşar, hem de insanlara karşı saldırğan bir tutum takınırlar. Neticede; isyan, tuğyan ve bağilik İblis âmelidir diyoruz…

Sermedkadir…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht. Erforderliche Felder sind mit * markiert