SONRADAN GURME…

Lezzet tadımcılığı adı altında başkasının bağından üzüm devşirme işindeki becerisinden söz edilen sonradan gurme, adını anmaktan imtina ettiğim birisi ideolojik saplantısını bilinç altından çıkartarak milyonlarca insanın öldürüldüğü, milyonlarcasının sürüldüğü, diğer kalan milyonlarcasının da evini barkının düm düz ediliği neredeyse can çekişir vaziyetteki bir ülkenin yeniden doğuşundan endişe duyar sözler sarf etmiş. Bilimden, teknikten, ilmi veriden, okuma ve öğrenmeden uzak toplum üyelerinin kafasını karıştırmaya azmetmiş. Seçim olmadan geçen 27. senelik, keyfiliği, Cumhuriyet diye yutturulduğu gibi, bu kişi de, içtiği rakı’nın etkisiyle zaten en usta aşçı’ların ellerinin lezzetlerini bilâ bedel, şükürsüz midesine indirip çok bilmiş, ukala taam üzerinden genelde yakışıksız yorum yapmaları, İslam şeriatının yeme içme özelliğine uymuyan sonradan gurme hadise olarak niteliyoruz. Birilerine şirin görünme adına kendi dalı olmayan bir konunun irdelenmesi ancak bir hadsizlik eylemidir. Ha sonradan görme ya da sonradan gurme kendi işine odaklansa daha iyi olur…

Büyüklerimiz, *yaşa ki göresin* demişler. Sevdiği siyasi lideri ilah derecesinde gören Kuzey Kore halkı, Kim Jong İl ölünce adeta ne yapacaklarını şaşırdılar, halbuki ondan önceki, Kim il Sung öldüğü gibi ondan öncekiler de dünyasını değişmişti. Lâkin kraldan çok kralcılar, *olmasaydın olmazdık* söylemcileri, bir türlü anlam veremedikleri o haşmetli devlet başkanlarının da ölebileceğini asla kabul  edemedi. Devasa resimlerini en yüksek tepelere astılar, dağlara eşğalini kazıdılar, heykellerini her meydana diktiler, ağladılar, sızladılar göz yaşı dökmeyince polisler tarafından tartaklandılar ama giden gitti. Şimdiki başkan, Kim Jong Un da günü geldiğinde gidecek her fâni gibi. Okul çocuklarını toplayıp secde ettirseniz de gidecek, heykellerinin önünde rüku vaziyetinde saatlerca eğilseniz de gidecek, Mareşal rütbesinden daha büyük bir rütbe olsa da versek deseniz de gidecek. Yeni lideriniz, Sarı kafa’nın çılğınlığından pek te eksik kalmıyor, Führer ya da Benito Duçe, Josip Broz Tito’dan da eksik kalmayacak merak etmeyin…

İdeolojik saplantı’yı politika yapıyorum zanneden darbe mahsulü nice liderler tanıdı insanlık. Bir zamanlar kendini 68. kuşağı diye adlandıran genç ve dinamik neslin özenti duyduğu, Ernesto Che Guevara, Fidel Castro, Çavuşesku, Leş Valesa, Mao Ze dong, Ferdinand Marcos, Suharto, Vladimir Lenin, Josef Stalin, Nikita Kruşçev, Leonid Brejnev, Todor Jifkof, Şah Rıza Pehlevi, Enver Sedat, Habip Burgiba…Saymakla bitmeyecek kendini dev aynasında gören adeta kendini vaz geçilmez zanenden nice fâni insanlar geldi geçti. Kimileri yeşil kitap, kimileri kırmızı kitap yazdı. Kimileri konuştu. Kimileri de kitapsız bir şekilde hayata veda edip ebedi aleme göçtüler. Aynı Nuh aleyhiselam zamanındaki sevilen insanların bir nesil sonrası adlarını unutturmama adına önce resim sonra üç boyutlusu daha sonra da heykel’lerini yapıp bunlar bizim ilahımız diye; Nesr, Ved, Süvâ‘, Yegūs, Yeûk ve sonra eklenenler; lat, menat uzza’yı putlaştırdıkları gibi…İdeolojik saplantı, insan beyninin ürettiği fikir karmaşasıdır eskisi de aynı yenisi de… Pek değişeceği yok gibi…Allahualem…

Rabbimiz, Enbiya Suresi ayet. 58. de mealen şöyle beyân buyuruyor:***Sonunda İbrahim onları paramparça etti. Yalnız onların büyüğünü bıraktı; belki ona müracaat ederler diye…***İbrahim aleyhiselam, putların en büyükleri hariç diğerlerini kırıp param parça etti. Hepsini kırdı, sadece bir tanesi hariç. Onu kırmadı, onların âcizliklerini, güçsüzlüklerini, kendilerini bile koruma gücüne sahip olmadıklarını anlayıp, Rablerine kul olmaya dönerler diye böyle yaptı. İbrahim aleyhiselam; Putçular orayı terk edip, topluca bir bayram yerine gittikten sonra put hane’ye giriyor ve orada bulunan irili ufaklı tüm heykelleri kırıyor, sadece bir tanesini, onların en büyüklerini bırakıyor. Belki bu olayla kendilerine gelirler, kendilerine dönerler, akıllarını başlarına alırlar diye. Belki bunun çözümü konusunda kendisine müracaat ederler de bu işin aslını onlara anlatma, onları uyarma fırsatı bulurum diye. Sonra halk dönünce görüyorlar ki İlah diye taptıklarının hepsi yerle bir edilmiş. İlah olarak tanıdıkları, kırılmış, dökülmüş, yok edilmiş…İnşaallah günümüz insanlığı putperestliği devam ettirmez, İdeolojik saplantıdan uyanır, Sonradan gurmeler, önceki gurmeleri unutmazlar…

Sermedkadir…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht. Erforderliche Felder sind mit * markiert